Esnafın duyarlılığı
Meğer ne kadar dertliymiş küçük esnaf! Dünkü yazımızda “Market yasası”nın gerekliliğine değindik ya... “Bir dokun bin ah işit” misali, mahalle bakkalından tutun da şoför esnafına kadar çok sayıda insandan tepki geldi... Bütünü, bu yasanın çıkmasını istiyor ve Sanayi Bakanı Ali Coşkun u göreve çağırıyor...
Çok haklılar... AB normlarına göre de böyle bir fiili durum yoktur. Dünyanın gelişmiş ülkelerinin hiçbirinde, merkezi yerlerde, Carrefour gibi, Migros gibi ya da Carusel gibi büyük alış veriş merkezleri kurulmasına izin verilmez... Buradaki öncelikli amaç, rekabet koşullarını kollamak, İkincisi ise küçük sanayiciyi korumaktır.Ama Türkiye’de öyle değildir. Türkiye, bu tür yatırımlar bakımdan cennet sayılabilir. Hele bir bakın, Türkçe isimli kaç tane alış veriş merkezi var? Koç’un Migros’u ve Sabancı’nın "SA”ları dışında tek tük rastlarsınız... ötekilerin çoğu yabancıdır...
Tamam; Türkiye’ye yabancı sermayenin gelmesi güzel bir şey... Buna hiç kimse karşı değil. Ama bu sermaye eğer kendi öz değerlerimizi zedeliyor, kimi meslekleri yok ediyor ve kimi iş yerlerinin kapanmasına yol açıyorsa, o zaman burada bir yanlışlık var demektir.
Bu işin belli bir disiplini, hukuku ve adaleti olmalı. Nihayetinde Türkiye, “patagonya” değil. Çağdaş, modern ve AB’ye girmeye çalışan bir ülke... Kendi vatandaşını kesinlikle mağdur etmemeli. Bu bakımdan, küçük esnafın bu tepkisine can-ı gönülden katılıyor ve bu “market yasası’’nın çıkarılması için hükümeti göreve çağırıyorum
1 Ağustos 2003 Cuma | 1044 Görüntülenme
İlgili Kategori: Pazarcı 6.Sayı
